Sen de bunun farkındasındır mutlaka; sen ve James Dean'in hayatı benzerliklere sahip.
RP: Bana göre birbirinden tamamen ayrı. James Dean'in hikayesi belki bazı açılardan benim yaşadıklarıma benziyor ama açıkçası onun hayatı çok ilgimi çekmedi. En başımdan beri benim ilgimi çeken hayat hikayesi Dennis Stock'unkiydi.
James Dean'i nasıl biri olarak görüyorsun? Sana ilham veriyor mu?
RP: Neredeyse her oyuncu, James Dean'e takılıp kaldığı bir dönem yaşamıştır. Filmleri büyük etkiler yarattı. Bazı şeyler biraz abartılsa da onun bu işe henüz yeni başlamış olduğunu unutmamak lazım. Dönüp baktığınızda korkusuzca bir şeyler denediğine şahit olabilirsiniz. Bazı davranışları çok zarif, tıpkı bir balet gibi ama bazı davranıları ise kaba ve güçlü. Bir sürü fotoğrafını gördüm ne ilginçtir ki hiçbirinde kötü görünmüyor. Ve bu sadece yüzüyle alakalı bir durum değil. O kamera karşısında nasıl durması gerektiğini çok iyi biliyormuş. 1955'de insanlar sürekli fotoğraflanmazlardı ve o da henüz ünlü biri değildi ama yine de yüzünün fotoğraflarda nasıl görüneceğini görebiliyordu. Bu yönünü kontrol etmekte çok başarılıydı.
Fotoğraflanmak nasıl bir duygu? Hoşuna gidiyor mu?
RP: Bu konuda çok kötüyüm. Alacakaranlık vizyona girdiği dönemde mesela, belli bir görüntü sunmak istedim. Bunu kontrol edebildiğinizde hoş bir şey ama sürekli fotoğraflanmaya başladığınızda kontrol elden gidiyor. Birden korkuya kapılıyorsunuz ve sonra içine kapanık birine dönüşüyorsunuz. O süreçte "Sakın fotoğrafımı çekeyim demeyin!" döneminden geçiyordum.
Dane DeHaan ile çalışmak nasıldı?
RP: Eğer James Dean için doğru oyuncuyu bulamasaydılar bu projede yer almayacaktım. Dane'in rolü aldığını öğrendiğimde bu projede yer almak istedim çünkü o sevdiğim bir aktör ve ayrıca kendimle aynı yaşlarda biriyle çalışma şansını çok sık geçmiyor elime. Dane'in rolü oldukça zor. Özellikle de makyaj ve peruk devreye girince. Kulakları bile yapma. Delice! Ama o oldukça hoş bir herif. Gerçek hayatta James Dean ve Dennis Stock arasındaki ilişki oldukça garipmiş. İkisi birbirinden alabildiğine farklı kişilikler tıpkı ben ve Dane gibi, fakat biz buna rağmen çok iyi anlaştık.