11 Kasım 2013 Pazartesi

Cosmopolitan (Singapur) Röportajı (Ekim 2013)

-Tebrikler, Dior Homme'un yeni marka yüzü oldun! Nasıl hissediyorsun?

Rob: Dior benimle iletişime geçtiği zaman Alacakaranlık serisini bitirmek üzereydim ve gerçekten şok oldum! Çünkü markanın adı bile kulağa efsanevi geliyordu. Daha sonra yaratıcı bir ekiple tanıştığımı hatırlıyorum, onların ilgisi ve sanatsal işbirliği beni ikna eden şey oldu.

-Kolayca ikna oldun yani?

Rob: Aynen öyle! Haha, hayır tabii ki. Kariyerime ilk başladığımda, gerçek bir oyuncu olduğumu asla kabul etmezdim. Ama bazı filmler yaptım ve sonrasında bu işi ciddiye almaya başladım. Bir keresinde konsepti tartışmak için oturduğumuzda herkes oldukça cesur görünüyordu. Tıpkı kısa bir film gibi bir şey olabileceğini düşündüm ve gerçekten heyecanlandım. Film kariyerimin yönü açısından benim için oldukça ilginç ve kışkırtıcı bir seçimdi.

-Hiç unutamadığın bir koku var mı?

Rob: Babam, Yorkshire'lı ve oranın kırlarında kilometrelerce süpürge otu vardır ve her Noel'de oraya gideriz. Her zaman hatırlayacağım bir koku çünkü olağanüstü.

-Peki en sevdiğin koku nedir?

Rob: İnsan kokusunu seviyorum. Ha ha! Bu gerçekten garip fakat bana göre, kadın ya da erkeğin kullandığı kokudan yola çıkarak kişiliklerini yorumlayabilirsin. Çünkü arkadaş olduğumuz insanların kokusundan hoşlandığımız için onlarla takılıyoruz diye düşünüyorum. Yoksa sadece ben mi öyleyim?!

Çeviri: GörkemD
RPLife

Dergi taramaları

imagebam.com imagebam.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder