21 Mart 2012 Çarşamba

Bodakedi.com'dan 'Bel Ami' Üzerine Bir Yazı


Bel Ami, 1890’ların Paris’inde geçen bir güç ve denge hikâyesidir. Georges Duroy, sefaletten zenginliğe, kadınların bir araç olduğu sokaklardan tutkulu güç birlikteliklerine giden yolu hızla aşmaya çalışan yakışıklı akıllı ve çekici bir genç adamdır. Ve o yıllarda güç, hayatta kalmak için herşeydir….

Bel Ami’nin anti kahramanı Georges Duroy’u ve filmi "Çok yakışıklı bir genç adamın elindeki tek para eden varlığının farkına varmasını anlatan bir klasik…” olarak değerlendiriyor yönetmenlerden Declan Donnellan “Güçlü kadınları baştan çıkarıyor ve Fransız üst sınıfındaki basamakları bu sayede hızlıca tırmanıyor.” 

Bel Ami, Guy de Maupassant’ın aynı adlı klasik eserinden senarist Rachel Bennette tarafından sinemaya aktarılmış. Bennette hikaye için şunları söylüyor: “Yıllar önce yapımcı Uberto Pasolini ile birlikte çalışmıştım. O günden sonra hep iletişim içinde olduk. Bir gün beni arayıp Bel Ami’yi sinemaya aktarmaya ne dersin dedi… Ben de evet lütfen yapalım dedim…” 

İki yönetmen Declan Donnellan ve Nick Ormerod yapım aşamasının henüz başlarında ekibe dahil olmuşlar. Her iki yönetmen de 30 yıldır tiyatroda çalıştıkları için ikisinin de beyazperdedeki ilk deneyimleri olacaktı. Bu yüzden her iki yönetmenin de filme tutkuyla sarılması içten bile değildi. Donnellan durumu şöyle özetliyor: “Her ikimizde bir film yapabilmek için ölebilirdik. Fakat o güne dek bir kez bile doğru pencereyi yakalayamamıştık. Bu işi yapmayı çok istiyorduk ve bu şansı bize verdikleri için ikimiz de minnettarız.” 

Orijinal kitabı tiyatroya aktarmak tiyatro kökenli iki yönetmenin de hayaliydi. Yapımcı Pasolini ile bir araya geldiklerinde ikisinin de ortaya çıkacak film hakkında hayalleri ve kurguları zaten mevcuttu. Donnellan durumu şöyle açıklıyor, “Bel Ami’nin dilimize tercümesini ilk okuduğumda henüz 18 yaşındaydım ve benim için şok edici bir kitap olduğunu düşünmüştüm. Bugün okuyacaklar ya da filmi seyredecekler için de hikaye hala aynı özelliğini koruyor olması oldukça ilginç ve değerli bir özelliktir.” 

Ormerod and Donnellan filmde muhteşem bir kast ile çalıştıklarını ve yapımcı Passolini sayesinde böylesine bir dönem filminin altından kalkabildiklerini söylüyorlar. “Başrollerdeki Uma, Kristin ve Christina tamamen profesyonel ve bambaşka yaradılıştaki inanılmaz oyunculardı Elimizdeki material o kadar muhteşemdi ki yapabileceğimizin en iyisini yapmak o kadar da zor değildi.” diyor Donnellan.

Odile Dicks-Mireaux, filmin kostüm tasarımcısı olarak kamera arkasında çalışanlardan: “Böyle bir filmden teklif almak her kostüm tyasarımcısının hayalidir. O kadar zengin e değişik çalışmlar yapabilirsiniz ki. Yaratıcılığınızı gösterecek gerçek bir başkaldırıştır. Biz filmi kitabın geçtiği dönemden biraz daha sonraki yıllara taşımayı tercih edip 1890’ları çalıştık. Oldukça elegant fakat fazla yapmacık olmayan yıllar. Başrolleri paylaşan muhteşem kadınlarımız bu filmin kilit noktasıydı.” 

Filmdeki kadın karakterlerin her birinin kendine ait birer rengi vardır: Dicks-Mireaux karakterler için hazırlanan paletleri şöyle açıklıyor: “Uma'nın renkleri yeşiller, kremler ve siyahtı. Onu cool göstermemiz gerekiyordu ve muhteşem teninde bu renkler harika duruyordu. Kristin’in karakteri daha karanlıktı. Onun için daha soluk tonları çalıştık. Christina ise bu iki karakter arasında bir kadını canlandırıyordu fakat bir metres olarak çok daha canlıydı. Bu yüzden canlı renkler onundu.” 

Bodakedi.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder