7 Eylül 2013 Cumartesi

Elle Brezilya Röportajı (Eylül 2013)

Vampirlere, kurt adamlara ve vıcık vıcık aşk hikayelerine son! Alacakaranlık Efsanesi'nin beş ayrı filminde de rol alarak dünya çapında ün ve milyon dolarlar kazanan İngiliz aktör Robert Pattinson kariyerini daha karmaşık ve orjinal projelerle yeniden şekillendiriyor. Yeteneği kadar son yaptığı tercihleri de övgü toplamaya devam etmekte.

Bu değişim 2012 Cannes Film Festivali'nde prömiyeri yapılan David Cronenberg filmi Cosmopolis ile başladı. Film, finans dünyasının dahi çocuğu Eric Packer, zamanını bir limuzinin içinde geçirip beklenmedik misafirleri karşılarken dışarıda yaşanan büyük bir krizi konu ediyor.

Guy de Maupassant'ın eserinden uyarlanan ve kadrosunda Uma Thruman'ı bulunduran Bel Ami, Saddam Hüseyin'in yakalanmasını sağlayan askeri canlandıracağı Mission: Blacklist (yapım aşamasında) ve zihinsel rahatsızlığı bulunan bir adamı canlandırdığı The Rover (çekimleri bu yıl yapıldı) aktörün son projelerinin muhteşem örneklerinden bir kaçı.

Ayrıca haberler bununla da bitmiyor; 15 yaşında Barnes Tiyatroları'nda tiyatro eğitimine başlayan ve kısa bir modellik geçmişine sahip olan bu çocuk Dior Homme parfümünün yeni yüzü oldu. Bu derece büyük bir markayı temsil etmek ve fotoğrafçı Nan Goldin, yönetmen Romain Gavras gibi hayranlık duyduğu kişilerle çalışmak, James Dean'in "Sonsuza dek yaşayacakmış gibi hayal et. Bugün ölecekmişsin gibi yaşa" alıntısından esinlenilmiş, kendi tabiriyle bu "vahşi" maceraya atılması için onu gazlayan şeyler oldu.

Alacakaranlık'tan sonra kariyerin bir çok değişimden geçti. Nasıl gidiyor bu geçiş dönemi?

Daha yeni 27 oldum ve şu an fark ediyorum ki artık insanlar bana bir çocukmuşum gibi bakmıyor. Aktör olmak acayip bir şey ve başarılı olma fikri yıllar geçtikçe değişiyor. Tabii ki şöhretin sadece para kazanmak için çalışmama gerek kalmaması gibi iyi tarafları da var. Şimdilerde vaktimi, enerjimi ve şansımı kimsenin yapmadığı ilgi çekici seçimler yapmaya çalışarak harcıyorum. Aslında Dior projesi şu anki halime çok uyuyor: agrasif bir bağımsızlık!

Cronenberg'le olan ortaklığınız gayet iyi gidiyor gibi görünüyor.

Cosmopolis'de çok güzel deneyimler kazandım! David inanılmaz bir adam ve şimdiye dek tanıştığım çalışılması en eğlenceli, en ilgi çekici insan. Son 40 yıldır film yapıyor ve yaptığı her bir film onun ne kadar sıradışı bir insan olduğunun kanıtı. Son filmimizi çekmeye yeni başladık. Adı Maps to the Stars ve kadrosunda Julianne Moore ve John Cusack bulunuyor. O iki filmin (Cosmopolis, Maps to the Stars) senaryosu şimdiye kadar okuduğum en orijinal senaryolar ve bu yüzden de onunla sonsuza dek çalışmayı umut ediyorum. 

Daha yeni Dior kampanyasını tamamladın. Bu kampanya için teklif gelmesi şaşırtıcı mıydı?

Dior'dan ilk telefon geldiğinde çok şaşırmıştım çünkü onların adı bile tek başına efsanevi. Dior duruşunu asla riske atmayacak çok sofistike bir moda evi. Bana çok doğru bir zamanda ve doğru bir yolla ulaştılar çünkü Alacakaranlık bitmek üzereydi. Hatırlıyorum da kreatif ekiple ilk tanıştığımda o kadar açık fikirli olmaları beni çok etkilemişti. Asıl ilgilendikleri şey reklamın kendinden daha çok artistik bir işbirliğiydi. 

Neden Dior filmini çekmesi için Romain Gavras'ı seçtin?

Uzun zamandır onunla çalışmak istiyordum zaten. Dürüst olmak gerekirse neredeyse bir yıldır onunla iletişime geçmeye uğraşıyordum. O ise hep "Seninle konuşmayacağım" havasındaydı. Ta ki ona Dior'un reklamını yönetmesini istediğimi söyleyene kadar. İşte o zaman benimle tanışmaya kadar verdi! (gülüyor) Daha önce gördüklerimden çok daha farklı bir görsel dile sahip. 

Peki proje nasıl geçti?

Romain'in sayesinde gerçekleşti! Kumsal boyunca küçücük bir BMW sürüyorduk ve 6 metre kadar kum vardı. Yavaşlasaydım araba batardı, bu yüzden de arabadaki kamerayla beraber saatte 90 km ile gidiyorduk. Araba acayip savruluyordu ve içinde sorumlu olduğum üç tane model vardı. Tüm bildiğim iki saat kadar sonra araba suya battı ve tampon düştü. Çok çılgıncaydı!

Parfümlerin bütün erkekler için gerekli olduğunu düşünüyor musun?

12 yaşında kızlarla ilk kez konuşmaya başladığımda parfüm kullanmanın doğru olduğunu düşünürdüm. Portekiz'de tatildeyken ergenlerin barlara girişini izlediğimi hatırlıyorum. Parfüm kokarsam insanları yetişkin olduğuma inandırırım sanıyordum. En kötü yanı da işe yaramasıydı! O yaz parfüm ve saç jölesi en iyi dostlarım oldu! (gülüyor)

Boş zamanlarında ne yapıyorsun?

Ben çok sıkıcı biriyim! Tüm günümü internette genç yönetmenlerin neler yaptığını araştırarak geçiriyorum. Ayrıca şu sıralar bir arkadaşımla yeni bir senaryo geliştirmeye çalışıyoruz. 

Bir müzisyen olduğunu ve gitar çaldığını biliyoruz. Herhangi bir müzikal projen var mı?

Hala gitar çalıyorum ve şimdiye kadar olduğundan daha çok prova yapıyorum. Ama yıllardır bir konserde ya da öyle bir şeyde çalmadım.

Dergi taramalarına ve dergide yer alan Dior resimlerine buradan ulaşabilirsiniz.
Çeviri: RobertaYDiego
RPLife

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder