12 Kasım 2011 Cumartesi

Cinemania Röportajı

Herkez seks sahnelerinden bahsediyor  Kitap bazı şeyleri nasıl sansürleyebileceğinize ama aynı zamandada erotik kılacağınıza  harika bir örnek.
İnsanların hayal güçleriyle oynuyor. Seks sahnesi tamamen hayranların zihinlerinde. Ama aynı zamanda zor çünkü sahneyi yaptığınız zaman,bazı şeyleri göstermeniz gerekiyor ve siyaha solup gitmemek, yoksa insanlar çılgına döner. İnsanların uzun zamandır bekledikleri ve onların beklentilerini bildiğiniz  birşeyi çekmek çok garip. Umarım hakkını vermişizdir.

Senin karakterin ve Kristen'ınki çekimler boyunca çok romantik anlar paylaştı. özellikle film çekimlerinin son gününde.
Saint Thomas'da ki son gün çok güzeldi. Sadece ben ve Kristen vardık. Harika bir hava ile sahne çektiğimiz tek zamandı. Tam olarak çekimlerin son günüydü ve okyanusta öpüşme gibi sahneler çekiyorduk, bütün gece boyunca. Yani buna veda etmek için kötü bir yol değildi. Sonra herkez kalıp gün doğuşunu izledi. Çok güzeldi.

Kristen hakkında birşey paylaşırmısın? Televizyonda izlemeyi sevdiği tek şey yemek kanalları, özellikle setteyse. Makyaj karavanında televizyonu hep onunla. Bu onun tek diva davranışı.(gülüyor) Yemek kanalı her zaman açık kalmalı, her zaman her yerde.

Filmde favori bir sahnen varmı?
Doğum sahnesi tüm seride çok farklıydı.Çok sert ve kanlıydı, en azından filme çektiğimizde. Kitaplarda bunu evcilleştirmenin yolu yoktu. Çok cesurcaydı.

Bildiğimiz kadarıyla Mckenzie ile çekimlerde iyi zaman geçirdin...
Çekimlerin uzun zaman süresince animatronik bebek vardı. Bellanın onu ilk defa gördüğü sahneydi. Chucky gibiydi (gülüyor) Chucky Renesmee.

Ama aynı zamanda gerçek bebeklerlede çekim yaptın değilmi?
Evet ve çok sevdim. Bebekleri severim ve onlarla çekim yapmayı da. Bu özellikle komik çünkü tüm bu zaman boyunca heykel gibi biri olmaya çalışıyorsunuz.ama sonra bir bebek var, kimse o kadar katı olamaz,
duygularınızı dizginleyemezsiniz ve Edward'ın tüm zaman boyunca yaptığı şey buydu. bir bebeğe sahip olmaz sizi daha çok insan yapar. Küçük insanlarla çalıştığınızda onlar canları ne isterse onu yapar.Yani doğaçlama yapmak zorundasınız ki bu çok havalıydı. ...arada twilight öncesi hali sonrasında nasıl kapılar açıldığı vs biindik şeyler var çevirmiyorum Şimdi çok spesifik bir imajım var ve buna uyan roller bulmak çok zor.

Bu seni Cosmopolis'i yapmaktan alıkoymadı.
harikaydı. paranoya sarmalımın dışa vurup kontrolden çıkmasına izin verdim ve bütün iyi yönetmenlerin benle hiçbirşey yapmak istemeyeceğini düşündüm. ve sonra Cronenberg doğrudan bana teklifte bulundu.
Onunla hiç tanışmamıştım bile.Film çekimleri sırasında harika vakit geçirdim, sürekli "yeterince iyimiyim?ne yaptığımı bilmiyorum" deyip durdum. ve oda "neden böyle düşünüyordun? sen bir oyuncusun" dedi.
ve bunun başıma gelmesinin tek sebebi ,bir bakıma ünlü haline gelmem ve insanların beni ciddiye almayacaklarındna korkmam.



Cronenberg sende ne gördüde bu rol için seni seçti?
Hiçbirşey. Sadece görüşmeler. Remember Me'yi izlemiş. Ama bu karakter daha önce yaptığım hiçbirşeye benzemiyor... Senaryoyu ilk okuduğumda ,karakteri oynayamayacağımı düşündüm ,çünkü kormuştum.Onu bir hafta içinde aramamı ve rolü isteyip istemediğimi söylememi rica ettiler.Bütün bir hafta boyunca nasıl hayır diyeceğimi düşündüm. Düşündüğüm tek şey "bak, bunu yapamam çünkü ben bir korkağım ve nasıl oynamam gerektiğini bilmiyorum"du.(yüksek sesle gülüyor) Yani evet dedim ve ona hikayenin neyle ilgili olduğunu bilmediğimi söyledim. Kendisininde bilmediğini söyledi. Böylece o noktadan sonra işbirliği yapmaya başladık. Kendinde bu kadar özgüven olan bir film yapımcısıyla daha önce hiç çalışmamıştım. hergün "bakalım neler olacak" diyordu, hiç prova yoktu hiçbirşey. Deliceydi.

Film seyretmeyi sevdiğini biliyoruz. izlediğin son film hangisiydi
Red Riding Hood. En son birşeyler izlediğim zaman buydu. Sinemaya gitmek Twilight'tan sonra imkansızlaştı. Karanlık bir odaya kızılıyorsunuz ve ne olacağını bilmiyorsunuz ve gerilmeye başlıyorum ve film bittikten sonra başa çıkmam gereken herşeyi düşünüyorum. O zaman sinemanın dışında 60 kişi vardı Inception'ı izlemeden önce. Hiçliğin ortasında bir sinema salonuna gittim  ve dışarıda beni bekleyen 20 paparazzi vardı. Bütün gün onlardan kurtulamadım.

twilightpoison
Çeviri: TwilightFan-TR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder