16 Haziran 2012 Cumartesi

GQ İngiltere Röportajı (Haziran 2012)

Robert Pattinson'la buluştuğu an GQ.com çok önemli bir ders alıyor; Alacakaranlık hayranlarıyla yarışılamaz. Daha önce vermiş olduğu röportajında Martin Amis'e olan hayranlığını dile getirdiği için ona Amis'in yeni romanı Lionel Asbo'yu hediye etmeye karar verdik. "Dün Almanya'da bana bir Alacakaranlık hayranı tarafından Money'nin ilk baskısı hediye edildi. Etrafımdaki hayranların çığlıkları arasında bana kitabı Massachusetts'de bulduğunu anlatmaya çalışıyordu." David Cronenberg'in bu hafta vizyona girecek olan garip filmi Cosmopolis'te baş rolü oynuyor kendisi. Pattinson'la konuşmaya başladıktan sonra önüne GQ'nun geçen ay yayınlanan sayısını koyuyoruz (kapakta Andrew Garfield -arkadaşı- var) kapağı görür görmez çığlık atıp "Andrew benim takım elbisemi giymiş!" diyor. Onunla Hip-hop'tan, şimdiye kadar ki en berbat saç tıraşından ve Gucci'de Frida Giannini'den öğrendikleri hakkında konuşuyoruz.

Karakterinin kocaman dairesinde iki tane asansörü var. Birinde hip-hop çalışıyor Sen asansöründe hangi rapçi çalsın isterdin?

Kesinlikle Ol’Dirty Bastard* olsun isterdim. Biyografik film harika olacak. Michael K Williams* keza öyle... Yıllardır Joaquin Baca-Asay tarafından çekilen ve görüntü yönetmenliğini James Gray’in yaptığı The Wire'a takıntılıyım. Joaquin Baca-Asay inanılmaz bir yönetmen. Bütün filmleri harika.

*Ol' Dirty Bastard (Russell Jones) Robert'ın favori rap grubu Wu Tang Clan'ın bir üyesi.
*Michael K. Williams Wu Tang Clan'ının biyografik filmi Dirty White Boy'da Ol' Dirty Bastard'ı oynayacak.

Chase&Status grubunun elemanı Tinie Tempah “Hitz” şarkısında adını andığında nasıl hissettin?

Ne? (memnun ve şaşkın bir ifadesi var) Bunu duymamıştım. Bazı nedenlerden dolayı herkesin onun hakkında konuştuğunu duymuştum. İngiliz Rap’ine hiç bir zaman ilgi duymadım. Neden bilmiyorum.

Sözler şöyle: “Rob Pattinson gibi birçok zenciyi kıskandırdım.”

Vay canına. Gerçekten çok hoş. İnanılmaz. Sözlerde bahsettiği gibi bir konumda olduğumun farkında değildim (gülüyor). Bu sözleri yazmasının sebebi ne çok merak ettim.

Twitter takipçilerimizden senin için sorular yollamalarını rica ettik. 48 kişinin arasından “Roberthottinson” isimli kullanıcının sorusunu seçtik.

Tipik GQ okuyucularından biri değil galiba..

Ama o bizden senin en kötü saç kesimini sormamızı istedi…

Birkaç yıl önce Salvador Dali ile ilgili bir film çekmiştim ve saçım kısa kesilip, üzerine ekler takılmıştı. Oldukça garipti. Ek saçlar tabii ki geçiciydi. Barselona’da bir apartman dairesinde yapılacak olan çekimlere başlamadan iki gün önce şekle girmek için yüzmeye çalıştım. Her yerde çocuklar vardı... Bense bütün garipliğimle; bembeyaz bir ten, kız gibi görünen bir saç modeliyle, akşamdan kalma biri gibi havuzda yüzüyor ve kafamdaki saçların yumak yumak suya düşmesine neden oluyordum. Aynı zamanda bir de bütün vücudum ağdalanmıştı çünkü Dali’nin vücudunda hiç tüy yoktu. En ürkütücü şey de buydu– çok korkunçtu. The Sun Today'de muhtemelen yamyam olduğunu düşünülen Luka Magnotta*'nın resimlerini gördüm işte aynen ona benziyordum.

*Luca Magnotta kimdir merak edenler tıklayıp öğrenebilirler.

Seks sahneleri gittikçe kolaylaşıyor mu?

O sahneler her zaman en büyük olay. Juliette Binoche benim en sevdiğim oyunculardan aktrislerden biri ve tanıştıktan beş dakika sonra seks yapıyormuş gibi görünüyorduk. Bu senaryoda yoktu. Filmdeki iki sevişme sahnesi de sanki çekime başlamadan seks yapılmış gibi bir izlenim yaratan sahnelerdi. Her ikisinde de David aynen şöyleydi “Evet, az önce seviştiniz.” Bu biraz garipti. Diğer sevişme sahnesini çektiğim Patricia McKenzie sette sahneyi çekeceğimiz güne kadar benimle ilgilenmedi. Tek kelime bile etmedik. Ona “Nerelisin?” diye sorduğumda bana öyle bir bakış attı ki ben aynen şöyle oldum: “Bir şey yapmaya çalışmıyorum. Ne yapacağımı bilmiyorum!” Daha sonra sevişme sahnesinin çekileceği gün o aynen şöyleydi: “Hey nasıl gidiyor?” Onun için nasıl bir hazırlık süreciydi bilmiyorum ama kesinlikle işe yaradı. 

Televizyonda asla kaçırmadığın bir program var mı?

Amerikada TruTv diye bir kanal var. "Cops" ve "World’s Dumbest Criminals"ın tekrarları yayınlanıyor. Sanırım onları bütün gün izleyebilirim. Doğru mu pek emin değilim ama biri bana David Simon’unda The Wire’ı yazmak için sürekli "Cops" izlediğini söylemişti. Bense “Biliyordum!” diye haykırmıştım.

Frida bana bir şey öğretti o da: kesinlikle Gucci'de iyi bağlantılara sahip olmalısın.

Gucci’den Frida ve onun ekibiyle çalışmak nasıl bir şey?

Komik aslında kendisini önceden belirlememiştim. Sanki bir sır gibiydi! Bana bir şey öğretti- Gucci’de iyi ilişkilerin olmalı. Onlar işlerinde mükemmeller. Pek çok kez dünyanın bir şehrinde sıkışıp onu arayıp son dakikada yetiştirebilecek şeyler istedim, çılgınca bir durum. Bir de bütün bu istekler sipariş üzerine yapılıyor. Eğer inanılmaz klasik ve iyi dikilmiş bir takıma sahipseniz renklerde çılgınca tercihler yapabilirsiniz. Sanırım bir süredir sıkıcı biri olmuştum. Fakat onlarla daha ilginç biri olmaya başladım. Şimdi iki gün önceden arıyorum: “Bana 25 takım gönderebilir misiz?” diyorum. Çünkü ne giymek istediğimi bilmiyorum bile!

Bir hayranından aldığın en garip hediye nedir?

Çok komik. Hayranlar bazı şeyleri gerçekten çok çabuk kapıyorlar. Geçtiğimiz günlerde sigarayı bıraktım ve bunun hakkında bir şeyler söylediğimin farkında bile değilim. Sürekli o lanet kürdanları çiğniyordum. Birileri bunu Cannes’da fark etmiş ve ertesi gün Lizbon’da daha sonra Paris ve Berlin kırmızı halılarında 20 kişi bana bir sürü kürdan hediye etmeye başladı. Binlerce. Röportajlarımda bundan söz ettiğimi hatırlamıyorum bile ama muhtemelen bir yerlerde söylem olmalıyım. Bu oldukça garipti.

İnternette yapılan tartışmaları sürekli işgal eden birisin. Rakiplerinin arasından Nicki Minaj, Justin Bieber ve Lady Gaga ver. En çok hangisini seviyorsun?

Nicki Minaj’ı gerçekten severim. Bence oldukça iyi. En sevdiğim şarkısı? Kanye West ile birlikte seslendirdiği “Monster”'ı harika.  İnternet olayının bir parçası olmak gerçekten çok rahatsız edici. Onların hepsinin Twitter hesapları var ve internet dünyasında faaller. Ben nasıl bu gruba dahil olabilirim? İnternette anılmak için hiçbir şey yapmadım. Sadece görmezden gelmeye çalışıyorum!

ÇEVİRİ: elwiens
GQ-UK | RPLife

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder